Welcome to our Turkish list of the most popular words and expressions. If you memorize the whole vocabulary below, you will be able to communicate with most people in Afrikaas without many issues. Make sure you add this list to your must read pages so that you don't forget the words.
Coffee Kahve |
Milk Süt |
Breakfast Kahvaltı |
Lunch Öğle yemeği |
Dinner Akşam yemeği |
Bread Ekmek |
Cheese Peynir |
Chicken Tavuk |
Eggs Yumurtalar |
Fish Balık |
Food Gıda |
Fruit Meyveler |
Meat Et |
Sandwich Sandviç |
Sugar Şeker |
Tea Çay |
Tomatoes Domatesler |
Vegetables Sebzeler |
Water Su |
Belt Kemer |
Clothes Elbiseler |
Coat Palto |
Dress Elbise |
Glasses Gözlük |
Gloves Eldiven |
Hat Şapka |
Jacket Ceket |
Pants (Trousers) Pantolon |
Ring Yüzük |
Shirt Gömlek |
Shoes Ayakkabı |
Socks Çorap |
Suit Takım elbise |
Sweater Süveter |
Tie Kravat |
Umbrella Şemsiye |
Underwear İç çamaşırı |
Wallet Cüzdan |
Watch Kol saati |
Do you like my dress? Elbisemi beğendin mi? |
Book kitap |
Books kitaplar |
Chair sandalye |
Desk masa |
Dictionary sözlük |
Languages Diller |
Library kütüphane |
Laptop Dizüstü bilgisayar |
Page sayfa |
Paper kâğıt |
Pen kalem |
Question soru |
School Okul |
Student Öğrenci |
Teacher Öğretmen |
University Üniversite |
I have a question Bir sorum var |
What's the name of that book? Bu kitabın adı ne? |
Arm Kol |
Back Sırt |
Ear Kulak |
Eye Göz |
Face Yüz |
Feet Ayaklar |
Fingers Parmaklar |
Hair Saç |
Hand El |
Head Kafa |
Heart Kalp |
Leg Bacak |
Mouth Ağız |
Neck Boyun |
Nose Burun |
Teeth Dişler |
She has beautiful eyes Gözleri güzel |
Airplane uçak |
Airport havaalanı |
Bus otobüs |
Bus station Otobüs durağı |
Car araba |
Flight Uçuş |
Help Desk Yardım Masası |
Hotel otel |
Passport pasaport |
Taxi taksi |
Ticket bilet |
Tourism Turizm |
Train (noun) tren |
Train station Tren istasyonu |
By train Trenle |
By car Arabayla |
By bus Otobüsle |
By taxi Taksiyle |
By airplane Uçakla |
Do you accept credit cards? Kredi kartı kabul ediyor musunuz? |
How much will it cost? Ne kadara malolur? |
I have a reservation Rezervasyonum var |
I'd like to rent a car Araba kiralamak istiyorum |
I'm here on business /on vacation. Buraya iş/tatil amaçlı geldim. |
Is this seat taken? Bu koltuk dolu mu? |
Good luck! İyi şanslar! |
Happy birthday! Doğum günün kutlu olsun! |
Happy new year! Mutlu yıllar! |
Merry Christmas! Mutlı Noeller! |
Baby Bebek |
Boy oğlan |
Brother Erkek kardeş |
Child (female) Kız çocuk |
Child (male) Erkek çocuk |
Cousin (female) Kız kuzen |
Cousin (male) Erkek kuzen |
Daughter Kız |
Father baba |
Girl kız |
Grandfather Büyükbaba |
Grandmother büyükanne |
Husband Koca |
Man adam |
Mother Anne |
People İnsanlar |
Sister Kız kardeş |
Son Oğul |
Wife Karı |
Woman kadın |
How old is your sister? Kız kardeşin kaç yaşında? |
What's your brother called? Erkek kardeşinin adın ne? |
Actor Aktör |
Actress Aktris |
Artist Sanatçı |
Businessman İşadamı |
Doctor Doktor |
Nurse Hemşire |
Policeman Polis |
Singer Şarkıcı |
Student öğrenci |
Teacher öğretmen |
Translator Tercüman |
He is a policeman O polistir |
I'm an artist Ben sanatçıyım |
I'm looking for a job İş arıyorum |
Days Günler |
Monday Pazartesi |
Tuesday Salı |
Wednesday Çarşamba |
Thursday Perşembe |
Friday Cuma |
Saturday Cumartesi |
Sunday Pazar |
January Ocak |
February Şubat |
March Mart |
April Nisan |
May Mayıs |
June Haziran |
July Temmuz |
August Ağustos |
September Eylül |
October Ekim |
November Kasım |
December Aralık |
Autumn Sonbahar |
Winter Kış |
Spring İlkbahar |
Summer Yaz |
Time Zaman |
Hour Saat |
Minute Dakika |
Second ikinci |
I was born in July Temmuz ayında doğdum |
I will visit you in August Ağustos'ta seni ziyaret edeceğim |
Cold Soğuk |
Hot sıcak |
Rain yağmur |
Snow kar |
Spring bahar |
Summer yaz |
Sun Güneş |
Sunny güneşli |
Warm ılık |
Wind Rüzgar |
Windy rüzgârlı |
Winter kış |
It is raining Yağmur yağıyor |
It is sunny Hava güneşli |
It is windy Hava rüzgarlı |
It's cold Soğuk |
It's hot Sıcak |
Bed yatak |
Bedroom yatak odası |
Computer Bilgisayar |
Door Kapı |
Furniture mobilya |
House Ev |
Kitchen mutfak |
Refrigerator buzdolabı |
Room oda |
Television televizyon |
Toilet tuvalet |
Window pencere |
Can you open the window? Pencereyi açabilir misin? |
I need to use the computer Bilgisayarı kullanmam lazım |
Arabic arapça |
Moroccan Faslı |
Morocco fas |
Chinese (language) çince |
Chinese (nationality) Çinli |
China çin |
English İngilizce |
British Britanyalı |
Britain Britanya |
American Amerikalı |
America Amerika |
French (language) fransızca |
French (nationality) Fransız |
France fransa |
Italian (language) İtalyanca |
Italian (nationality) İtalyan |
Italy İtalya |
Japanese (language) japonca |
Japanese (nationality) Japon |
Japan japonya |
Russian (language) rusça |
Russian (nationality) Rus |
Russia rusya |
Spanish (language) İspanyolca |
Spanish (nationality) İspanyol |
Spain İspanya |
I don't speak Korean Korece konuşamıyorum |
I speak Italian İtalyanca biliyorum |
I want to go to Germany Almanya'ya gitmek istiyorum |
I was born in Italy İtalya'da doğdum |
Black Siyah |
Blue Mavi |
Brown Kahverengi |
Colors Renkler |
Green Yeşil |
Orange Turuncu |
Red Kırmızı |
White Beyaz |
Yellow Sarı |
I have black hair Saçım siyah |
Your cat is white Kedin beyazdır |
Far Uzak |
Here burada |
Left Sol |
Right Sağ |
Near yakınında |
Straight Düz |
There orada |
Can I help you? Yardım edebilir miyim? |
Can you help me? Yardım edebilir misiniz? |
Can you show me? Bana gösterebilir misin? |
Come with me! Benimle gelin! |
I'm lost Kayboldum |
I'm not from here Buralı değilim |
Turn left Sola dönün |
Turn right Sağa dönün |
Can you take less? Daha ucuz olabilir mi? |
Do you accept credit cards? Kredi kartı kabul ediyor musunuz? |
How much is this? Bu ne kadar? |
I'm just looking Sadece bakıyorum |
Only cash please! Yalnızca nakit lütfen! |
This is very expensive Bu çok pahalı |
I'm vegetarian Vejeteryanım |
It is very delicious! Çok lezzetli! |
May we have the check please? Çeki alabilir miyim? |
The bill please! Hesap lütfen! |
Waiter / waitress! Garson! |
What do you recommend? (to eat) Hangi yemeği önerirsiniz? |
What's the name of this dish? Bu yemeğin adı nedir? |
Menu Menü |
Spoon kaşık |
No problem! Sorun değil! |
Accident kaza |
Ambulance ambulans |
Doctor doktor |
Headache baş ağrısı |
Heart attack Kalp krizi |
Help me yardım edin |
Hospital hastane |
Medicines İlaçlar |
Pharmacy eczane |
Poison zehir |
Police polis |
Stomach ache mide ağrısı |
Are you okay? sen iyi misin? |
Call a doctor! Doktor çağırın! |
Call the ambulance! ambulans çağırın |
Call the police! polis çağırın |
Calm down! Sakin ol! |
I feel sick Kötü hissediyorum |
It hurts here Burası acıyor |
It's urgent! Acil! |
Stop! Dur! |
Thief! Hırsız var! |
Animal Hayvan |
Cat kedi |
Dog köpek |
Horse at |
Do you have any animals? Hiç hayvanın var mı? |
I have a dog Bir köpeğim var |
Small küçük |
Big büyük |
Tall uzun |
Short kısa |
Cheap Ucuz |
Expensive pahalı |
Good İyiyim |
Bad İyi değilim |
Wrong yanlış |
Right (correct) doğru |
New yeni |
Old (opposite of new) Eski |
Young genç |
Old (opposite of young) Yaşlı |
Difficult zor |
Easy kolay |
This is too expensive Bu çok pahalı |
Am I right or wrong? Doğru muyum yanlış mıyım? |
Here burada |
There orada |
Quickly Hızlıca |
Really gerçekten |
Slowly Yavaşça |
Always her zaman |
Never asla |
Sometimes bazen |
Next week Gelecek hafta |
Now şimdi |
Soon yakında |
Today bugün |
Tomorrow yarın |
Tonight bu gece |
Yesterday dün |
Do you like it here? Burayı sevdin mi? |
See you later! Görüşürüz! |
Thank you very much! Çok teşekkür ederim! |
Woman Kadın |
Women kadınlar |
Man Erkek |
Men adamlar |
Boy Oğlan |
Boys Oğlanlar |
Girl Kız |
Girls Kızlar |
Country ülke |
Countries Ülkeler |
We speak two languages İki dil konuşuyoruz |
Cat kedi |
Dog köpek |
Woman kadın |
Women kadınlar |
Mother anne |
Sister Kız kardeş |
I have a dog Bir köpeğim var |
I speak Italian İtalyanca biliyorum |
A French teacher is here Bir Fransız öğretmen burada |
The French teacher is here Fransız öğretmen burada |
Some languages are hard Bazı diller zordur |
Many languages are easy Birçok dil kolaydır |
The student speaks Korean Öğrenciler Korece konuşuyor |
A student speaks Korean Bir öğrenci Korece konuşuyor |
Some students speak Korean Bazı öğrenciler Korece konuşuyor |
In front of önünde |
Behind arkasında |
Before önce |
After sonra |
Inside içinde |
With ile |
Without olmadan |
Outside dışında |
On top of üzerinde |
Under altında |
And ve |
Between arasında |
But ama |
For için |
From itibaren |
In içinde |
Near Yakın |
Or Veya |
Can I practice Italian with you? Seninle İtalyanca pratiği yapabilir miyim? |
I speak French but with an accent Fransızca konuşuyorum, ama aksanlı |
Boy oğlan |
Girl kız |
Man adam |
Woman Kadın |
Father Baba |
Mother Anne |
Brother Erkek kardeş |
Sister Kız kardeş |
Cat (Masc.) Erkek kedi |
Cat (Fem.) Dişi kedi |
He is tall O uzundur |
She is tall O uzundur |
He is a short man O kısa bir adamdır |
She is a short woman O kısa bir kadındır |
One bir |
Two iki |
Three üç |
Four dört |
Five beş |
Six altı |
Seven yedi |
Eight sekiz |
Nine dokuz |
Ten on |
I ben |
You sen |
He o |
She o |
We biz |
You (plural) Siz |
They onlar |
I love you Seni seviyorum |
Me beni, bana |
You seni, sana |
Him onu, ona |
Her onu, ona |
Us bizi, bize |
You (plural) Sizi, size |
Them onları, onlara |
Give me your phone number Bana telefon numaranı ver |
I can give you my email Sana e-postamı verebilirim |
My benim |
Your senin |
His onun |
Her onun |
Our bizim |
Your (plural) Sizin |
Their onların |
His email is … Onun e-postası... |
My phone number is … Benim telefon numaram... |
How? Nasıl? |
What? Ne? |
When? Ne zaman? |
Where? Nerede? |
Who? Kim? |
Why? Neden? |
Can I help you? Yardım edebilir miyim? |
Can you help me? Yardım edebilir misiniz? |
Do you speak English? İngilizce konuşuyor musun? |
How much is this? Bu ne kadar? |
What is your name? Adın ne? |
What time is it? Saat kaç? |
When can we meet? Ne zaman buluşabiliriz? |
Where do you live? Nerede yaşıyorum? |
Who is knocking at the door? Kapıyı kim çalıyor? |
Why is it expensive? Neden pahalı? |
No Hayır |
Nothing Hiçbir şey |
Not yet Henüz değil |
No one Hiç kimse |
No longer Artık değil |
Never asla |
Cannot ~emez |
Should not Yapmamalı |
Don't worry! Dert etme! |
I cannot remember the word Kelimeyi hatırlayamıyorum |
I do not speak Japanese Japonca konuşmuyorum |
I don't know! Bilmiyorum |
I'm not fluent in Italian yet Henüz İtalyancam akıcı değil |
No one here speaks Greek Burada kimse Yunanca konuşmuyor |
No problem! Sorun değil! |
To drive Sürmek |
To drive Sürmek |
To give Vermek |
To have Sahip olmak |
To know Bilmek |
To understand Anlamak |
To work Çalışmak |
To write Yazmak |
He understands me Beni anlıyor |
He understood me Beni anladı |
He will understand me Beni anlayacak |
I see you Seni görüyorum |
He reads a book Kitap okur |
He understands me Beni anlıyor |
She has a cat Kedisi var |
She knows my friend Arkadaşımı tanıyor |
We want to learn Öğrenmek istiyoruz |
We think Spanish is easy İspanyolcanın kolay olduğunu düşünüyoruz |
They drive a car Araba sürüyorlar |
They smile Gülümsüyorlar |
I saw you Seni gördüm |
I wrote with a pen Kalemle yazdım |
You loved apples Elmaları sevdin |
You gave money Para verdin |
You played tennis Tenis oynadın |
He understood me Beni anladı |
She had a cat Kedisi vardı |
She knew my friend Arkadaşımı tanıdı |
We wanted to learn Öğrenmek istedik |
They smiled Gülümsediler |
I will see you Seni göreceğim |
I will write with a pen Kalemle yazacağım |
He will read a book Kitap okuyacak |
He will understand me Beni anlayacak |
We will think about you Seni düşüneceğiz |
Go! Git! |
Stop! Dur! |
Don't Go! Gitme! |
Stay! Kal! |
Come here! Buraya gel! |
Be quiet! Sessiz ol! |
Go straight Düz gidin |
Wait! Bekle! |
Let's go! Gidelim! |
Sit down! Otur! |
Good iyi |
Better Daha iyi |
Best En iyi |
Bad kötü |
Worse Daha kötü |
Worst En kötü |
Taller Daha uzun |
Shorter Daha kısa |
Younger Daha genç |
Older Daha yaşlı |
As tall as ...kadar uzun |
Taller than ... daha uzun |
Shorter than ... daha kısa |
More beautiful Daha güzel |
Less beautiful Daha az güzel |
Most beautiful En güzel |
Happy Mutluyum |
Happier Daha mutlu |
Happiest En mutlu |
You are happy Sen mutlusun |
You are as happy as Maya Maya kadar mutlusun |
You are happier than Maya Maya'dan daha mutlusun |
You are the happiest En mutlu sensin |
Hi! Merhaba |
Good morning! Günaydın! |
Good afternoon! Tünaydın! |
Good evening! İyi akşamlar! |
How are you? (polite) Nasılsınız? |
How are you? (friendly) Nasılsın? |
What's up? (colloquial) Ne var ne yok? |
I'm fine, thank you! İyiyim, teşekkürler. |
And you? (polite) Siz nasılsınız? |
And you? (friendly) Sen? |
Good İyiyim |
Do you speak English? İngilizce konuşuyor musun? |
Just a little Sadece biraz |
What's your name? Adın nedir? |
My name is (John Doe) Adım (John Doe) |
Mr.../ Mrs. .../ Miss... Bay.../Bayan... |
Nice to meet you! Tanıştığımıza memnun oldum! |
You're very kind! Çok iyisiniz! |
Where are you from? Nerelisin? |
I'm from the U.S ABD'liyim |
I'm American Amerikalıyım |
Where do you live? Nerede yaşıyorum? |
I live in the U.S ABD'de yaşıyorum |
Do you like it here? Burayı sevdin mi? |
How old are you? Kaç yaşındasın? |
I'm (twenty, thirty...) Years old (Yirmi, otuz...) yaşındayım |
Are you married? Evli misin? |
Do you have children? Çocuğun var mı? |
I have to go Gitmem gerekiyor |
I will be right back! Hemen döneceğim! |
Nice to meet you! Tanıştığımıza memnun oldum! |
Can I practice Italian with you? Seninle İtalyanca pratiği yapabilir miyim? |
My French is bad Fransızcam kötü |
I need to practice my French Fransızca pratiği yapmam lazım |
Would you like to go for a walk? Yürüyüşe çıkmak ister misin? |
Can I have your phone number? Telefon numaranı alabilir miyim? |
Can I have your email? E-postanı verir misin? |
Are you married? Evli misin? |
I'm single Bekarım |
Are you free tomorrow evening? Yarın akşam boş musun? |
I would like to invite you for dinner Yarın akşam yemeğine gelir misin? |
Where do you live? Nerede yaşıyorum? |
When can we meet? Ne zaman buluşabiliriz? |
Do you like it? Sevdin mi? |
I really like it! Gerçekten sevdim! |
I love you Seni seviyorum |
Would you marry me? Benimle evlenir misin? |
I hope you enjoyed this lesson about the most used phrases and vocabulary in Turkish. Please check out our main menu here for more lessons: homepage. Now check the next lesson below.
Inspirational Quote: A coward gets scared and quits. A hero gets scared, but still goes on. |